Akın İpek
Menu
KOZA İPEK GRUBUNA 2015 YILINDA SAHTE BELGE İLE EL KONULDU.
KAYYIM YÖNETİMİNDE SONUÇLANAN MASAK İNCELEME SONUÇLARI GİZLENEREK,
KHK İLE TMSF YE DEVİR EDİLDİ.
HUKUKEN HİÇBİR SUÇ İŞLEMEMİŞ OLAN İPEK AİLESİ FERTLERİ,
VARLIKLARINA EL KOYABİLMEK İÇİN UYDURULAN ZIR DELİSİ İFTİRALARLA
MAHKUM EDİLDİLER.
BURADA YAYINLADIĞIM RESMİ RAPORLAR, BU YÜZ YILIN EN BÜYÜK SOYGUNUNU,
PARA İÇİN İNSAN KATLETMEKTEN ÇEKİNMEYECEK KADAR CANİ,
ORGANİZE BİR SUÇ ÖRGÜTÜNÜN VARLIĞINI DELİLLERİ İLE ORTAYA KOYMAKTADIR.
KAYYIM YÖNETİMİNDE SONUÇLANAN MASAK İNCELEME SONUÇLARI GİZLENEREK,
KHK İLE TMSF YE DEVİR EDİLDİ.
HUKUKEN HİÇBİR SUÇ İŞLEMEMİŞ OLAN İPEK AİLESİ FERTLERİ,
VARLIKLARINA EL KOYABİLMEK İÇİN UYDURULAN ZIR DELİSİ İFTİRALARLA
MAHKUM EDİLDİLER.
BURADA YAYINLADIĞIM RESMİ RAPORLAR, BU YÜZ YILIN EN BÜYÜK SOYGUNUNU,
PARA İÇİN İNSAN KATLETMEKTEN ÇEKİNMEYECEK KADAR CANİ,
ORGANİZE BİR SUÇ ÖRGÜTÜNÜN VARLIĞINI DELİLLERİ İLE ORTAYA KOYMAKTADIR.
04 08 2014 TARİHİNDE BAŞLADIĞI SÖYLENEN,
26 10 2015 DE SÖZDE BİR BİLİRKİŞİNİN İFTİRALARINI İNCELEMEK İÇİN KAYYIM ATANAN
09 06 2017 DE SONUÇLANAN SORUŞTURMA DA;
TÜM 'İDDİALAR' DEVLETİN TEK RESMİ BİLİRKİŞİ KURUMU
MASAK TARAFINDAN İNCELENDİ.
KOZA İPEK GRUBUNA KAYYIM ATAMA 'GEREKÇELERİNİ' VE DELİLSİZ SUÇLAMALARIN
TAMAMINI ORTADAN KALDIRAN TÜM MASAK RAPORLARININ RESMİ İNCELEME SONUÇLARI AŞAĞIDAKİ MAVİ RENKLİ LİNKLERDE DİKKATİNİZE SUNUYORUM.
'SAVCI' MUSA YÜCEL İN 2017 YILINDAKİ 'İDDİANAMESİNE' KARŞI VERİLEN İLK
SAVUNMA DOSYASI DA HEMEN ALTTAKİ MAVİ LİNK TE;
KOZA ALTIN İŞLETMELERİ, KURULUŞUNDAN İTİBAREN HER YIL, 6 AYDA BİR,
YER ALTI KAYNAK VE REZERV DENETİMİ YAPTIRMIŞTIR.
ULUSLARARASI BAĞIMSIZ DENETİM RAPORLARINDAN
SADECE, 2014 YILINA AİT "SRK" SONUÇ RAPORLARI AŞAĞIDA YER ALIYOR.
KOZA ALTIN 2014 SRK REZERV RAPORLARI AŞAĞIDAKİ MAVİ BUTONLARI TIKLAYINCA AÇILIYOR.
YER ALTI KAYNAK VE REZERV DENETİMİ YAPTIRMIŞTIR.
ULUSLARARASI BAĞIMSIZ DENETİM RAPORLARINDAN
SADECE, 2014 YILINA AİT "SRK" SONUÇ RAPORLARI AŞAĞIDA YER ALIYOR.
KOZA ALTIN 2014 SRK REZERV RAPORLARI AŞAĞIDAKİ MAVİ BUTONLARI TIKLAYINCA AÇILIYOR.
EKİM 2015 YILINDA SAVCILIĞA VERİLEN;
'SAVCILIK' TARAFINDAN SORULMUŞ TÜM SORULARIN CEVAPLARI, KAMUOYUNA YANSIMIŞ KONULAR HAKKINDAKİ BİLGİLER
AŞAĞIDAKİ MAVİ LİNKLERDE.
2014 Yılında başlayan soruşturma 2017 yılında iddianameye dönüştü.
Dile kolay
Yıllardır, hayatımızı tanımadığımız insanların yaşadığını izliyoruz.
Bütün varlığımız, imkanlarımız, gelirlerimiz elimizden alınmış.
Kardeşim, akrabalarım ve mesai arkadaşlarımın bir kısmı hapiste.
Tamamlanan iddianamede,
Baskın sebebi ve kayyım atama gerekçelerinin hiç birisi suçlama olarak yer almıyor.
Anlaşılan,
7 milyar dolar kaçak olmadığı. Himmet altını toplanmadığı. Üretimler de fark olamayacağı.
Kara paranın hiç bulaşmadığı anlaşılmış.
Bunların yerine,
İddianamenin ilk sayfasında,
Ruhsatsız silah bulundurma suçu var.
İpek ailesinde ruhsatsız silah çıkmış.
Gören ürperir.
Eşime devir ettiğim ruhsatlı silahımı holding genel merkezimizde ki
silah kasasında muhafaza ediyorduk.
bulundurma adresi farklı imiş.
Bunu yazmışlar.
Koza İpek grubu bir terör örgütü imiş.
Bunun için iki sebep tespit etmişler;
Birincisi;
Üniversite kurmuşuz.
Üniversitemiz KHK ile kapatılmış.
KHK ile kapatılmış olan bir kuruma yardım etmiş olmuşuz.
Bu kurumun örgüte eleman kazandırma ihtimali var imiş.
Üniversitemize yapılan bağışları
terör örgütüne finansman sağlamak olarak değerlendirmişler.
Kim tespit etmiş, nasıl tespit etmiş tespite ait deliller neler?
Bunların cevabı yok.
Üniversitenin kurucusu Koza İpek vakfı usulsüzlük yapmış.
Koza İpek vakfını zarara uğratmışız.
HALBUKİ;
Koza İpek vakfı dışarıdan hiç yardım kabul etmedi.
Kayyım atanması sebebi ile,
Grup şirketlerimizden yardım alamayan Koza İpek Vakfı, yasal yükümlülüğü olan,
kurduğu İpek Üniversitesine mali destek taahhüdünü yerine getirmek için;
İpek ailesine ait, İpek holdingin üniversiteye bağışladığı arsayı satıp
üniversitenin resmi giderlerinde kullanmışlar.
'Suç' olduğu iddia edilen eylem;
İpek Holding in, arsa satıp da parasını üniversiteye bağışlamak yerine;
Arsayı bağışlaması imiş. Arsalar daha iyi pazarlanabilirmiş. Daha iyi fiyata satılabilir imiş.
Şaka değil bunlar.
Koza İpek Vakfı, adı üstünde kar amacı olmayan bir kurum.
Hayır işi olduğu için de hepimiz destek olmuşuz.
Hedeflerinden biriside ihtiyaç sahiplerine gıda yardımı yapmak.
İpek ailesinin ve grubunun kurduğu Koza İpek Vakfı'nın
gıda paketi dağıttığı köylerdeki muhtarlara kadar gidilip yerinde inceleme yapılmış.
Muhtar kaç paket gıda paketi aldı, gıda paketi mi aldı, yoksa parasını mı aldı,
imza kendisine mi ait.
Dağıtılan tüm yardımlarda, teslim alanların imzalarının kendilerine ait olduğu ortaya çıkmış.
Gıda paketlerini vakıf personeli mi dağıttı, işletme personelimi dağıttığını sormuşlar.
Bir gıda paketi yaklaşık 30 TL civarında.
Bu uydurulan 'usulsüzlükten' dolayı 7 tane suç duyurusunda bulunmuşlar.
MALİYENİN SUÇ DUYURULARI BUNLAR İLE İLGİLİ.
Gelirinin yüzde yetmişini, yıllık 800 milyon TL kar ettim diye beyan eden,
10 Milyar dolar büyüklüğündeki Koza İpek grubu yönetim kurulu,
toplamda 100 Bin yada 200 Bin TL vergi kaçırmak için,
böyle bir şeye tenezzül etmiş.
İnsan biraz utanır.
İkincisi; İpek Medya.
On bir yıldan beri İpek medyada ki resmi sermaye artırımlarını
Teröre finansman olarak 'tespit etmişler'.
KOZA İPEK GRUP ŞİRKETLERİNİN VE İPEK AİLESİNİN
ÜNİVERSİTEYE VE MEDYA YA YAPTIKLARI TOPLAM HARCAMALAR YASAL VE RESMİ OLMASINA BAKILMAKSIZIN,
HİÇBİR HUKUKİ GEREKÇE GÖSTERİLMEDEN;
TERÖRÜN FİNANSMANI VE ÖRTÜLÜ KAZANÇ OLARAK 'TESPİT EDİLMİŞ'.
GRUPTA GÖREV YAPAN YAKLAŞIK 5000 KİŞİDEN
SADECE ON YADA ONBEŞ MESAİ ARKADAŞIM HAKKINDA
HİÇBİR KRİTER OLMADAN SADECE
KOZA İPEK GRUBUNDA ÇALIŞIYORLAR DİYE
TERÖR ÖRGÜTÜNE YARDIMDAN SUÇ DUYURUSUNDA BULUNMUŞLAR.
BU BİR CİNNET HALİ DEĞİLSE NEDİR?
YİNE NEREDEN HESAPLANDIĞI BELLİ OLAMAYAN
1,6 MİLYAR TL NİN AİLENİN ŞAHSİ VARLIKLARINDAN TAHSİL EDİLMESİ
TALEP EDİLMİŞ.
MÜSADERE NİN YASAL OLARAK NEDEN İMKANSIZ OLDUĞU DA
YUKARIDA LİNKİ OLAN SAVUNMA DOSYAMIZDA VAR.
SPK NIN SUÇ DUYURULARI.
SPK BAŞKANI VAHDETTİN ERTAŞ IN
SUÇ DUYURULARI KAYYIM ATANMASINDAN SONRA,
2016 YILINDA, BİR AYDA, 10 YIL GERİYE DÖNÜK OLARAK YAPILDI.
ŞİRKET YÖNETİMİNE DAVA AÇMA HAKKI YASAL OLARAK
SADECE ŞİRKET SAHİPLERİNE
YANİ GENEL KURULA KATILMIŞ OLAN PAY SAHİPLERİNE TANINMIŞ
BİR HAK OLDUĞU FARKEDİLİNCE
BU KONU İLE İLGİLİ KHK ÇIKARILDI.
BU KHK ŞİRKET SAHİPLERİNİN MÜLKİYET HAKKINDAN DOĞAN
GENEL KURULDAKİ SAHİPLİK HAKLARININ
KULLANILMA HAKKINI DA ATANAN KAYYIMLARA VERDİ.
BÖYLECE, KAYYIMLAR VE SPK;
ŞİRKET SAHİPLERİNİN YERİNE GEÇEREK
ŞİRKET SAHİPLERİNİN MENFAATİNİ KORUMAK İÇİN
ŞİRKET SAHİPLERİNİN ALDIĞI KARARLAR SEBEBİ İLE
ŞİRKET SAHİPLERİNE DAVALAR AÇTILAR.
ŞİRKET YÖNETİM KURULUNA, YÖNETİM KURULUNUN DEĞİL,
GENEL KURULUN ALDIĞI KARARLAR SEBEBİ İLE
İBRA OLMUŞ OLMALARINA RAĞMEN
SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDULAR.
BU BİR AKIL TUTULMASI DEĞİLSE NEDİR?
SPK KONUSU DA YUKARIDAKİ LİKTE VAR.
BUGÜNE KADAR BİLDİĞİMİZ TÜM SPK SUÇ DUYURLARI VE CEVAPLARI DA AŞAĞIDAKİ MAVİ LİNKLERDE:
Dile kolay
Yıllardır, hayatımızı tanımadığımız insanların yaşadığını izliyoruz.
Bütün varlığımız, imkanlarımız, gelirlerimiz elimizden alınmış.
Kardeşim, akrabalarım ve mesai arkadaşlarımın bir kısmı hapiste.
Tamamlanan iddianamede,
Baskın sebebi ve kayyım atama gerekçelerinin hiç birisi suçlama olarak yer almıyor.
Anlaşılan,
7 milyar dolar kaçak olmadığı. Himmet altını toplanmadığı. Üretimler de fark olamayacağı.
Kara paranın hiç bulaşmadığı anlaşılmış.
Bunların yerine,
İddianamenin ilk sayfasında,
Ruhsatsız silah bulundurma suçu var.
İpek ailesinde ruhsatsız silah çıkmış.
Gören ürperir.
Eşime devir ettiğim ruhsatlı silahımı holding genel merkezimizde ki
silah kasasında muhafaza ediyorduk.
bulundurma adresi farklı imiş.
Bunu yazmışlar.
Koza İpek grubu bir terör örgütü imiş.
Bunun için iki sebep tespit etmişler;
Birincisi;
Üniversite kurmuşuz.
Üniversitemiz KHK ile kapatılmış.
KHK ile kapatılmış olan bir kuruma yardım etmiş olmuşuz.
Bu kurumun örgüte eleman kazandırma ihtimali var imiş.
Üniversitemize yapılan bağışları
terör örgütüne finansman sağlamak olarak değerlendirmişler.
Kim tespit etmiş, nasıl tespit etmiş tespite ait deliller neler?
Bunların cevabı yok.
Üniversitenin kurucusu Koza İpek vakfı usulsüzlük yapmış.
Koza İpek vakfını zarara uğratmışız.
HALBUKİ;
Koza İpek vakfı dışarıdan hiç yardım kabul etmedi.
Kayyım atanması sebebi ile,
Grup şirketlerimizden yardım alamayan Koza İpek Vakfı, yasal yükümlülüğü olan,
kurduğu İpek Üniversitesine mali destek taahhüdünü yerine getirmek için;
İpek ailesine ait, İpek holdingin üniversiteye bağışladığı arsayı satıp
üniversitenin resmi giderlerinde kullanmışlar.
'Suç' olduğu iddia edilen eylem;
İpek Holding in, arsa satıp da parasını üniversiteye bağışlamak yerine;
Arsayı bağışlaması imiş. Arsalar daha iyi pazarlanabilirmiş. Daha iyi fiyata satılabilir imiş.
Şaka değil bunlar.
Koza İpek Vakfı, adı üstünde kar amacı olmayan bir kurum.
Hayır işi olduğu için de hepimiz destek olmuşuz.
Hedeflerinden biriside ihtiyaç sahiplerine gıda yardımı yapmak.
İpek ailesinin ve grubunun kurduğu Koza İpek Vakfı'nın
gıda paketi dağıttığı köylerdeki muhtarlara kadar gidilip yerinde inceleme yapılmış.
Muhtar kaç paket gıda paketi aldı, gıda paketi mi aldı, yoksa parasını mı aldı,
imza kendisine mi ait.
Dağıtılan tüm yardımlarda, teslim alanların imzalarının kendilerine ait olduğu ortaya çıkmış.
Gıda paketlerini vakıf personeli mi dağıttı, işletme personelimi dağıttığını sormuşlar.
Bir gıda paketi yaklaşık 30 TL civarında.
Bu uydurulan 'usulsüzlükten' dolayı 7 tane suç duyurusunda bulunmuşlar.
MALİYENİN SUÇ DUYURULARI BUNLAR İLE İLGİLİ.
Gelirinin yüzde yetmişini, yıllık 800 milyon TL kar ettim diye beyan eden,
10 Milyar dolar büyüklüğündeki Koza İpek grubu yönetim kurulu,
toplamda 100 Bin yada 200 Bin TL vergi kaçırmak için,
böyle bir şeye tenezzül etmiş.
İnsan biraz utanır.
İkincisi; İpek Medya.
On bir yıldan beri İpek medyada ki resmi sermaye artırımlarını
Teröre finansman olarak 'tespit etmişler'.
KOZA İPEK GRUP ŞİRKETLERİNİN VE İPEK AİLESİNİN
ÜNİVERSİTEYE VE MEDYA YA YAPTIKLARI TOPLAM HARCAMALAR YASAL VE RESMİ OLMASINA BAKILMAKSIZIN,
HİÇBİR HUKUKİ GEREKÇE GÖSTERİLMEDEN;
TERÖRÜN FİNANSMANI VE ÖRTÜLÜ KAZANÇ OLARAK 'TESPİT EDİLMİŞ'.
GRUPTA GÖREV YAPAN YAKLAŞIK 5000 KİŞİDEN
SADECE ON YADA ONBEŞ MESAİ ARKADAŞIM HAKKINDA
HİÇBİR KRİTER OLMADAN SADECE
KOZA İPEK GRUBUNDA ÇALIŞIYORLAR DİYE
TERÖR ÖRGÜTÜNE YARDIMDAN SUÇ DUYURUSUNDA BULUNMUŞLAR.
BU BİR CİNNET HALİ DEĞİLSE NEDİR?
YİNE NEREDEN HESAPLANDIĞI BELLİ OLAMAYAN
1,6 MİLYAR TL NİN AİLENİN ŞAHSİ VARLIKLARINDAN TAHSİL EDİLMESİ
TALEP EDİLMİŞ.
MÜSADERE NİN YASAL OLARAK NEDEN İMKANSIZ OLDUĞU DA
YUKARIDA LİNKİ OLAN SAVUNMA DOSYAMIZDA VAR.
SPK NIN SUÇ DUYURULARI.
SPK BAŞKANI VAHDETTİN ERTAŞ IN
SUÇ DUYURULARI KAYYIM ATANMASINDAN SONRA,
2016 YILINDA, BİR AYDA, 10 YIL GERİYE DÖNÜK OLARAK YAPILDI.
ŞİRKET YÖNETİMİNE DAVA AÇMA HAKKI YASAL OLARAK
SADECE ŞİRKET SAHİPLERİNE
YANİ GENEL KURULA KATILMIŞ OLAN PAY SAHİPLERİNE TANINMIŞ
BİR HAK OLDUĞU FARKEDİLİNCE
BU KONU İLE İLGİLİ KHK ÇIKARILDI.
BU KHK ŞİRKET SAHİPLERİNİN MÜLKİYET HAKKINDAN DOĞAN
GENEL KURULDAKİ SAHİPLİK HAKLARININ
KULLANILMA HAKKINI DA ATANAN KAYYIMLARA VERDİ.
BÖYLECE, KAYYIMLAR VE SPK;
ŞİRKET SAHİPLERİNİN YERİNE GEÇEREK
ŞİRKET SAHİPLERİNİN MENFAATİNİ KORUMAK İÇİN
ŞİRKET SAHİPLERİNİN ALDIĞI KARARLAR SEBEBİ İLE
ŞİRKET SAHİPLERİNE DAVALAR AÇTILAR.
ŞİRKET YÖNETİM KURULUNA, YÖNETİM KURULUNUN DEĞİL,
GENEL KURULUN ALDIĞI KARARLAR SEBEBİ İLE
İBRA OLMUŞ OLMALARINA RAĞMEN
SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDULAR.
BU BİR AKIL TUTULMASI DEĞİLSE NEDİR?
SPK KONUSU DA YUKARIDAKİ LİKTE VAR.
BUGÜNE KADAR BİLDİĞİMİZ TÜM SPK SUÇ DUYURLARI VE CEVAPLARI DA AŞAĞIDAKİ MAVİ LİNKLERDE:

MALİYE BAKANLIĞI ÜÇ KEZ HASSASİYETLE İNCELEDİĞİ KOZA İPEK GRUBUNUN
TERTEMİZ OLDUĞUNU
İNCELEMELERİNİN SONUNDA TESCİL ETMİŞTİ.
BU TESCİL 2015 YILINDA
KAYYIM ATANMADAN ÖNCE
KAP DA DUYURULDU.
KOZA İPEK GRUBUNDA KULLANILAN,
HİÇ BİR KAYDIN SİLİNMESİ
TEKNİK OLARAK MÜMKÜN OLMAYAN
SAP
SİSTEMİNİ DE BEN KURDURDUM.
GEÇMİŞ SÜRECE BUGÜN BAKIŞ; Koza İpek grubu rahmetli Ali İpek tarafından 1948 yılında kurulmuş, Kayyım atanan 26 10 2015 tarihine kadar da birçok farklı sektörlerde dünya standartlarında, başarı ile faaliyet gösteren multimilyar dolar büyüklüğünde bir şirketler topluluğudur. Grup şirketleri, Devletin ilgili tüm kurumları; Maliye bakanlığı, SPK, Masak, Migem, tarafından denetlenmesinin yanında, yasal bir zorunluluk olmamasına rağmen, Tüm mali ve ticari faaliyetlerini dünyanın en itibarlı bağımsız kurumlarına denetletmiş, denetim sonuçlarını da düzenli olarak ilan etmiştir. Devletin tüm kurumlarının hassasiyetle defalarca ve bağımsız uluslararası denetim kurumlarının düzenli olarak her 6 ayda bir denetlediği grubumuzun mali dürüstlük, doğruluk ve şeffafiyeti konusunda herhangi bir tartışma da yoktu. Ta ki 8 Ağustos 2014 de ki medya haberlerine kadar. Bu haberlerin mi soruşturmaya, soruşturmanın mı bu haberlere bağlı olarak başladığı bilinmiyor. Fakat; Bugün geçmişe bakıldığında, O gün için hiç bir anlamı olmayan “Para” ile ilgili yalan haberlerin 1 Eylül 2015 de yapılacak olan baskının ve kayyım atama kararının altyapısını oluşturduğu anlaşılıyor. 8 ve 9 Ağustos 2014 tarihli bazı manşet haberleri özet ile şöyle; 08 08 2014 AKSAM: KARA PARADA KARA TRAFİK. Pensilvanya ya 10 milyar. 08 08 2014 GUNES: 10 MİLYAR DOLARLIK KARA PARA TRAFİĞİ Tespit edildi. 09 08 2014 AKSAM: MEDYAYA PARALEL YATIRIM. 09 08 2014 AKSAM: MEDYAYA SINIRSIZ KAYNAK. 09 08 2014 GUNES: AKIN İPEK KANALTURK Ü KUMPAS İLE ELE GEÇİRMİŞ. 09 08 2014 SABAH: BÜYÜK VURGUN Akın ipek cebe para atacak 09 08 2014 TAKVIM: İPEK YOLU. Koza'da 10 milyar dolarlık Bahreyn trafiği. 09 08 2014 TAKVIM: Hizmetin Altın çocuğu panikte. 10 milyar dolar. O gün itibarı ile bir soruşturmanın varlığından ya d başlayacağından habersiz olmak ile birlikte, 9 Ağustos 2014 de grubumuza ait Bugün gazetesinde bu deli saçması iftiralara belgeleri ile cevap verdim. Özetle; YALANDAN ÖTE DELİ SAÇMASI HABER. Grubumuzdaki şirketlerin tüm parası BDDK tarafından denetlenen T.C. bankalarında bulunmaktadır. Koza grubu, yasal bir zorunluluk olmamasına rağmen ve birçok şirketin imzalamaktan çekindiği; Şeffafiyet ve sorumluluk anlaşmasını da imzalamıştır. Tüm para hareketlerimiz Merkez bankası kayıtlarında görülür. Menşei belli olmayan para hareketleri zaten ulusal ve uluslararası kontrol merkezleri tarafından da tespit edilir. Ayrıca resim olarak; Uluslararası bağımsız denetim kuruluşu “PWC nin Tüm finansal tablolar ve nakit akışları TMS çerçevesinde doğru ve dürüst biçimde yansıtılmaktadır.” Sonuç raporunu da yayınladım. 10 milyar dolar kara para iddiası ciddiye alınamayacak kadar büyük ve saçma bir yalandı. Zaten; Gazatelerin manşetlerinde ve sayfalarında geniş yer verilen haberde en önemli kısım atlanmıştı; Kim tespit etti, tespite ait deliller ne idi? |
KİM TESPİT ETTİ, TESPİTE AİT DELİLLER NE İDİ?
SORUSUNA HİÇ BİR ZAMAN HUKUKİ BİR CEVAP VERİLMEYECEKTİ.
KOZA İPEK GRUBUNA KAYYIM ATANIRKEN DE
İPEK ÜNİVERSİTESİ KAPATILIRKEN DE
ŞİRKET SAHİPLERİNİN YAŞAMLARI ELLERİNDEN ALINIRKEN DE
BU SORUNUN CEVABI YOKTU.
DEVLETE BAĞIŞLADIĞIMIZ HAYIR KURUMLARINDAN
AİLE İSİMLERİMİZ SÖKÜLÜRKEN DE OLMADI.
Havuz medyasında çıkan para ile ilgili ilk yalan haberlere karşılık
Koza İpek grubunun belgeleri ile birlikte yaptığı açıklama:
SORUSUNA HİÇ BİR ZAMAN HUKUKİ BİR CEVAP VERİLMEYECEKTİ.
KOZA İPEK GRUBUNA KAYYIM ATANIRKEN DE
İPEK ÜNİVERSİTESİ KAPATILIRKEN DE
ŞİRKET SAHİPLERİNİN YAŞAMLARI ELLERİNDEN ALINIRKEN DE
BU SORUNUN CEVABI YOKTU.
DEVLETE BAĞIŞLADIĞIMIZ HAYIR KURUMLARINDAN
AİLE İSİMLERİMİZ SÖKÜLÜRKEN DE OLMADI.
Havuz medyasında çıkan para ile ilgili ilk yalan haberlere karşılık
Koza İpek grubunun belgeleri ile birlikte yaptığı açıklama:
Dolar kurunu benim yükselttiğimden, tesislerimde namaz kılınmasına izin vermediğime, peynir fabrikamın zehir saçtığından, sahte belge ile izin aldığıma kadar akıl dışı yalan haberler devam ediyor,
grubumuz tarafından bu saçma yalanların hepsine belgeleri ile cevap veriliyordu.
Bu haberler ve cevaplarımdan bazıları şunlar:
grubumuz tarafından bu saçma yalanların hepsine belgeleri ile cevap veriliyordu.
Bu haberler ve cevaplarımdan bazıları şunlar:

Bütün işletmelerimiz neredeyse her gün, devletin tüm kurumları tarafından;
(Maliye Bakanlığından, Çevre Bakanlığına, Maden Denetimden, İl Özel İdaresine.
Orman Bakanlığından, Çalışma Bakanlığına kadar) mutat denetimdeydiler.
Maliyenin 3. tur incelemesi de açıklandı. Sonuç; Grup tertemizdi.
Doğrusu, ben denetimleri faydalı buluyordum. Grubumu dinamik tutuyordu.
Üstelik her denetimde grup şirketlerimizin ve işletmelerimizin mükemmel olduğu
bir kez daha ortaya çıkıyordu.
Her yönü ile eksiksiz olan grup şirketlerimiz de eksik, usulsuz hiç bir şey bulunamıyor,
bulunamayınca daha da hırçınlaşan havuz medyası yalan ve iftiranın dozunu artırıyordu.
Bu akıl almaz yalanlar karşısında kendimizi ve grubumuzu anlatmak için,
1 12 2014 yılında Kanaltürk ve Bugün TV ye çıkıp tüm sorulara cevap verdim.
Söylediklerim şunlardı;
“Bizim grubumuzda binlerce kişi görev yapıyor, otuz yıldan beri iş hayatındayım. Bugüne kadar hiç kimsenin dinini, dilini, ırkını siyasi parti tercihini sormadım, bilmem, merak etmem. Medya grubumuz da, grubumuzdaki diğer şirketler gibi,
kendi sektöründeki Uluslararası standartlar neler ise o standartlara göre işini yapıyor.
Yalan haber yapılmaz, iftira atılmaz, hiç kimseye hakaret edilmez.
Biz medya olarak herkese söz hakkı veriyoruz. Bu topraklarda birlikte yaşadığımız herkesin söz hakkı olduğuna inanıyoruz.
Yazarlarımızın yazılarına da bugüne kadar hiç karışmadım. Zaten onlarda kabul etmezlerdi.
Haysiyetli insanlar…
Benim hayat görüşüme karşı olanlar dahil herkesin,
bizim medyamıza çıkıp düşüncelerini özgürce ifade etme hakları vardır.
Bugüne kadar bunu teşvik ettiğime medyamızda yer bulan ve izleyen herkes şahittir.
Eleştiri asla hakaret değildir. faydalıdır. Biz burada, toplumsal barış ve huzur için şart olduğuna inandığımız, evrensel hukuku, evrensel insan haklarını, demokrasiyi ve ifade özgürlüğünü savunuyoruz.
Toplumda suç işleyen varsa, her kim olursa olsun, yasalar neyi gerektiriyor ise o yapılsın.
Hiç kimse tersini söylemiyor. Söylemez. Fakat;
Bir şehirde suç işleyen birileri var iddiası ile,
tüm şehir halkını yaşlı, kadın, çoluk çocuk dinlemeden toptan infaz etmek
bir akıl tutulması olur. Böyle bir cinnet halinin içinde olamam.
Paralel devlet yapılanması...
Ben paralel falan değilim.
Bu paralel yapı Türkiye nin başının belasıdır. Hep birlikte mücadele etmemiz gerekir.
Paralel yapı mensuplarını tespit etmek de zor değil. Bir kamu görevlisi yaptığı iş yasalara uygun yapıyor mu, vatandaşlara adil ve eşit muamele ediyor mu, buna bakılsın.
Eğer devlet görevlileri, kamusal görevlerini yasalar çerçevesinde
herkese eşit adil davranarak yerine getirmek yerine, başka bir yerden talimat alarak yasal olmayan işler yapıyorlar ise, bunlar muhtemelen paralel devlet yapılanmasının üyeleridirler.
Kamu görevlileri, yasalara uyuyor mu, uymuyor mu? Bütün mesele hukukla ilgili.
Hukuk bir ülkenin ana direğidir.
Bir ülkede bütün kurumlar ayakta olsa fakat yargı çökse o ülke ayakta kalamaz.
Bir ülkede bütün sistemler çökse yargı ayakta kalsa o ülke ayakta kalabilir.
Bunları söyledim…
Bu ropörtajım kendi yazılı medyamızda da yayınlandı.
Linki de aşağıda.
(Maliye Bakanlığından, Çevre Bakanlığına, Maden Denetimden, İl Özel İdaresine.
Orman Bakanlığından, Çalışma Bakanlığına kadar) mutat denetimdeydiler.
Maliyenin 3. tur incelemesi de açıklandı. Sonuç; Grup tertemizdi.
Doğrusu, ben denetimleri faydalı buluyordum. Grubumu dinamik tutuyordu.
Üstelik her denetimde grup şirketlerimizin ve işletmelerimizin mükemmel olduğu
bir kez daha ortaya çıkıyordu.
Her yönü ile eksiksiz olan grup şirketlerimiz de eksik, usulsuz hiç bir şey bulunamıyor,
bulunamayınca daha da hırçınlaşan havuz medyası yalan ve iftiranın dozunu artırıyordu.
Bu akıl almaz yalanlar karşısında kendimizi ve grubumuzu anlatmak için,
1 12 2014 yılında Kanaltürk ve Bugün TV ye çıkıp tüm sorulara cevap verdim.
Söylediklerim şunlardı;
“Bizim grubumuzda binlerce kişi görev yapıyor, otuz yıldan beri iş hayatındayım. Bugüne kadar hiç kimsenin dinini, dilini, ırkını siyasi parti tercihini sormadım, bilmem, merak etmem. Medya grubumuz da, grubumuzdaki diğer şirketler gibi,
kendi sektöründeki Uluslararası standartlar neler ise o standartlara göre işini yapıyor.
Yalan haber yapılmaz, iftira atılmaz, hiç kimseye hakaret edilmez.
Biz medya olarak herkese söz hakkı veriyoruz. Bu topraklarda birlikte yaşadığımız herkesin söz hakkı olduğuna inanıyoruz.
Yazarlarımızın yazılarına da bugüne kadar hiç karışmadım. Zaten onlarda kabul etmezlerdi.
Haysiyetli insanlar…
Benim hayat görüşüme karşı olanlar dahil herkesin,
bizim medyamıza çıkıp düşüncelerini özgürce ifade etme hakları vardır.
Bugüne kadar bunu teşvik ettiğime medyamızda yer bulan ve izleyen herkes şahittir.
Eleştiri asla hakaret değildir. faydalıdır. Biz burada, toplumsal barış ve huzur için şart olduğuna inandığımız, evrensel hukuku, evrensel insan haklarını, demokrasiyi ve ifade özgürlüğünü savunuyoruz.
Toplumda suç işleyen varsa, her kim olursa olsun, yasalar neyi gerektiriyor ise o yapılsın.
Hiç kimse tersini söylemiyor. Söylemez. Fakat;
Bir şehirde suç işleyen birileri var iddiası ile,
tüm şehir halkını yaşlı, kadın, çoluk çocuk dinlemeden toptan infaz etmek
bir akıl tutulması olur. Böyle bir cinnet halinin içinde olamam.
Paralel devlet yapılanması...
Ben paralel falan değilim.
Bu paralel yapı Türkiye nin başının belasıdır. Hep birlikte mücadele etmemiz gerekir.
Paralel yapı mensuplarını tespit etmek de zor değil. Bir kamu görevlisi yaptığı iş yasalara uygun yapıyor mu, vatandaşlara adil ve eşit muamele ediyor mu, buna bakılsın.
Eğer devlet görevlileri, kamusal görevlerini yasalar çerçevesinde
herkese eşit adil davranarak yerine getirmek yerine, başka bir yerden talimat alarak yasal olmayan işler yapıyorlar ise, bunlar muhtemelen paralel devlet yapılanmasının üyeleridirler.
Kamu görevlileri, yasalara uyuyor mu, uymuyor mu? Bütün mesele hukukla ilgili.
Hukuk bir ülkenin ana direğidir.
Bir ülkede bütün kurumlar ayakta olsa fakat yargı çökse o ülke ayakta kalamaz.
Bir ülkede bütün sistemler çökse yargı ayakta kalsa o ülke ayakta kalabilir.
Bunları söyledim…
Bu ropörtajım kendi yazılı medyamızda da yayınlandı.
Linki de aşağıda.
KOZA İPEK GRUBU BÜYÜK HAKSIZLIKLARA UĞRAMASINA RAĞMEN TOPLUMA FAYDALI İŞLER YAPMAYA
BULUNDUĞU SEKTÖRLER DE ULUSLARARASI ÖDÜLLER ALMAYA DEVAM EDİYORDU.
BULUNDUĞU SEKTÖRLER DE ULUSLARARASI ÖDÜLLER ALMAYA DEVAM EDİYORDU.
KOZA İPEK GRUBUNUN SOSYAL SORUMLULUK PROJELERİ VE HAYIR İŞLERİ
İPEK AİLESİNİN VE GRUP ŞİRKETLERİN KURDUĞU
KOZA İPEK EĞİTİM VAKFI ARACILIĞI İLE GERÇEKLEŞTİRİLİYORDU.
TÜM HARCAMALAR RESMİ VE KAYITLIYDI.
YAPILAN DENETİM SONUÇLARININ HEPSİNDE GRUBUN TERTEMİZ OLDUĞU
BÜTÜN YASAL ZORUNLULUKLARA UYULDUĞUAÇIKÇA GÖRÜNÜYORDU.
VAKIF DIŞINDA YAPILAN BAĞIŞLARIN İSE HEPSİ, SADECE
MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞINA, DİYANET İŞLERİNE
DEVLETİN TEŞVİK ETTİĞİ KURUMLARA VE
BAŞBAKANLIĞIN SOSYAL FAALİYELERİNE YAPILMIŞTI.
İPEK ÜNİVERSİTESİ DE
GRUP ŞİRKETLERİMİZ TARAFINDAN KURULMUŞ
KOZA İPEK VAKFI GİBİ
GRUP DIŞINDA HİÇ BİR YERDEN MADDİ YARDIM KABUL ETMEDİ..
İPEK AİLESİNİN VE GRUP ŞİRKETLERİN KURDUĞU
KOZA İPEK EĞİTİM VAKFI ARACILIĞI İLE GERÇEKLEŞTİRİLİYORDU.
TÜM HARCAMALAR RESMİ VE KAYITLIYDI.
YAPILAN DENETİM SONUÇLARININ HEPSİNDE GRUBUN TERTEMİZ OLDUĞU
BÜTÜN YASAL ZORUNLULUKLARA UYULDUĞUAÇIKÇA GÖRÜNÜYORDU.
VAKIF DIŞINDA YAPILAN BAĞIŞLARIN İSE HEPSİ, SADECE
MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞINA, DİYANET İŞLERİNE
DEVLETİN TEŞVİK ETTİĞİ KURUMLARA VE
BAŞBAKANLIĞIN SOSYAL FAALİYELERİNE YAPILMIŞTI.
İPEK ÜNİVERSİTESİ DE
GRUP ŞİRKETLERİMİZ TARAFINDAN KURULMUŞ
KOZA İPEK VAKFI GİBİ
GRUP DIŞINDA HİÇ BİR YERDEN MADDİ YARDIM KABUL ETMEDİ..
1 Mayıs 2015 yılında Sabah gazetesinde
Yine sonradan önemli olduğu anlaşılacak olan bir haber yayınlandı.
Bu haberde Sabah gazetesi ilk kez
“Şirinler köyü” “Smurfs village” tabirini kullanıyordu.
Bu tabir 5 ay sonra; 31 Ağustos 2015 tarihinde yapılacak olan baskında,
el konacak olan belgeleri inceleyecek ve rapor yazacak olan, o gün için belli olmayan sabıkalı bilirkişinin raporuna, oradan da, 26 Ekim 2015 de kayyım atayan hakimin kararına gerekçe olarak yazılacaktı.
Savcı ve hakim yazdıkları kayyım atama gerekçesini yazarken dahi
bu tabirin ne olduğunu bilmiyorlardı. Bilmeden yazmışlardı. Öyle ki; Smurf village i Ankara Yenimahalle de bir köy zannediyorlardı.
Şirinler köyü skandalı…
Savcı ve hakim,
Koza İpek grubu yöneticilerinin televizyonda çocukların izlediği bir çizgi film köyünde topladıklarını,
bu köyde suç işlemek kastı ile toplantı yaptıklarını resmi gerekçelerine yazdılar. Dünya da ilk kez gerçek kişiler, bir çizgi film karakteri haline getirilip, bir çizgi film köyünde suç işlemek kastı ile toplantı yaptı iddiası ile tüm mal varlıklarımıza kayyım atanıp el konuluyordu.
Smurf village köyü de Ankara Yenimahalle de
Bir suç mekanı olarak tescil edilmişti.
Resmi Kayyım atama kararı şöyle:
Yine sonradan önemli olduğu anlaşılacak olan bir haber yayınlandı.
Bu haberde Sabah gazetesi ilk kez
“Şirinler köyü” “Smurfs village” tabirini kullanıyordu.
Bu tabir 5 ay sonra; 31 Ağustos 2015 tarihinde yapılacak olan baskında,
el konacak olan belgeleri inceleyecek ve rapor yazacak olan, o gün için belli olmayan sabıkalı bilirkişinin raporuna, oradan da, 26 Ekim 2015 de kayyım atayan hakimin kararına gerekçe olarak yazılacaktı.
Savcı ve hakim yazdıkları kayyım atama gerekçesini yazarken dahi
bu tabirin ne olduğunu bilmiyorlardı. Bilmeden yazmışlardı. Öyle ki; Smurf village i Ankara Yenimahalle de bir köy zannediyorlardı.
Şirinler köyü skandalı…
Savcı ve hakim,
Koza İpek grubu yöneticilerinin televizyonda çocukların izlediği bir çizgi film köyünde topladıklarını,
bu köyde suç işlemek kastı ile toplantı yaptıklarını resmi gerekçelerine yazdılar. Dünya da ilk kez gerçek kişiler, bir çizgi film karakteri haline getirilip, bir çizgi film köyünde suç işlemek kastı ile toplantı yaptı iddiası ile tüm mal varlıklarımıza kayyım atanıp el konuluyordu.
Smurf village köyü de Ankara Yenimahalle de
Bir suç mekanı olarak tescil edilmişti.
Resmi Kayyım atama kararı şöyle:
HAVUZ MEDYASINI PERVASIZCA YALAN SÖYLEDİĞİ İFTİRA ATTIĞI BU SÜREÇTE
TÜM KAMU KURUMLARI, KAMU ORTAKLIKLARI YANİ DEVLET KURUMLARI DA TÜM PARA KAYNAKLARINI
PERVASIZCA,
İZLENME PAYLARI VE TİRAJ DAHİL HİÇ BİR KRİTER GÖZETMEKSİZİN
HAVUZ MEDYASINA AKTARILIYORLARDI.
BASINA YANSIYAN KAMU REKLAM HARCAMALARI ŞÖYLEYDİ:
TÜM KAMU KURUMLARI, KAMU ORTAKLIKLARI YANİ DEVLET KURUMLARI DA TÜM PARA KAYNAKLARINI
PERVASIZCA,
İZLENME PAYLARI VE TİRAJ DAHİL HİÇ BİR KRİTER GÖZETMEKSİZİN
HAVUZ MEDYASINA AKTARILIYORLARDI.
BASINA YANSIYAN KAMU REKLAM HARCAMALARI ŞÖYLEYDİ:

BÜTÜN KAMU KAYNAKLARI KENDİNE BAĞLANMIŞ VE SINIRSIZ BESLENMESİNE RAĞMEN
BAŞARILI OLAMAYAN HAVUZ MEDYASI, KENDİ KAYNAKLARI İLE İZLENME PAYLARINI ARTIRIP
DEĞERİNİ DE YÜKSELTEN KOZA İPEK GRUBUNUN KENDİ GRUBU İÇİNDEKİ
İPEK MEDYA DA SERMAYE ARTIRMASINI İSE HAZMEDEMİYORLARDI.
MEDYALARINDA KAMU KAYNAKLARINDAN BESLENMEK DEĞİL DE SANKİ ÖZ KAYNAKLAR İLE
SERMAYE ARTIRIMI YAPARAK BÜYÜMEK BİR SUÇ İMİŞ GİBİ İŞLEMEYE BAŞLADILAR.
BU KONU SAVCININ BASKIN VE KAYYIM ATAMA GEREKÇESİ OLAMASA DA
BOM BOŞ OLAN DOSYASINA SONRADAN GİRECEKTİ.
SUÇ BULUNAMAYINCA; SPK NIN KAPISI ÇALINDI.
SPK BAŞKANI VAHDETTİN ERTAŞ YAKLAŞIK 11 YILLIK UYKUSUNDAN UYANDIRILDI.
2005 YILINDAN BERİ MEDYA SEKTÖRÜNDE OLAN İPEK GRUBUNA
2016 YILINDA
GEÇMİŞE YÖNELİK OLARAK 11 YILLIK TÜM SERMAYE ARTIRIMLARI İÇİN
CEZA KESTİ.
Her yıl yapılan işlemleri denetleyen, tüm genel kurullara katılan,
şirkete gelip inceleme yapan SPK'nın tüm yapılan işlemleri her yıl uygun bulmasına rağmen
birden bire eski yaptığı tüm işlemleri adeta yok sayarak
11 yıllık tüm işlemlere karşı uydurma raporlar yazıp dava açması ve suç duyurusunda bulunması
sadece hukuka aykırı değil, aynı zamanda utanç verici bir durumdur.
SPK BAŞKANI YAKLAŞIK ON BİR YIL SONRA ANİ UYANMASININ ŞAŞKINLIĞI İLE
KENDİSİNİ ÖZEL BİR ŞİRKETLER GRUBU OLAN KOZA İPEK İN SAHİBİ ZANNETTİ.
KENDİSİNİ ŞİRKETLERİN GENEL KURULLARI YERİNE KOYUP,
BÜTÜN TİCARİ YASALARI ÇİĞNEYEREK, TTK VE SPK NIN AÇIK YASAL DÜZENLEMELERİNE,
KANUN, YÖNETMELİK VE TEBLİĞLERİN HEPSİNE HARFİYEN UYULMUŞ İKEN
BİR AY İÇİNDE 4 AYRI SUÇ DUYURUSU YAPTI. SONRADAN BUNU 7 YE ÇIKARMIŞ
ŞİRKET ANA HİSSEDARI VE YÖNETİM KURULU BAŞKAN YARDIMCISINI
HAPSE GÖNDERDİ.
ESAS SUÇU KENDİSİ İŞLEDİ.
SPK nın 11 yıldır 2005 yılından beri atlıyormuşum dediği süreç şöyle;
GENEL KURUL KARARLARI
Halka açık olan şirketler genel kurullarını yapmadan önce gündemlerini SPK ya bildirirler.
SPK genel kurula katılır.
Genel kurul gündemi, zamanı ve yeri de önceden ulusal gazeteler de yayınlanır.
Genel kurula hükümet komiseri katılır ve usule aykırı olup olmadığını tespit eder.
Genel kurul yapıldıktan sonra alınan kararlar tekrar SPK ya bildirilir.
Alınan kararlar kamuyu aydınlatma platformunda yayınlanır.
Şirketin web sayfasında sürekli olarak ilan edilir.
Genel kurul kararları toplantının ertesi günü de ticaret sicil kaydına işlenir.
Resmi gazete de yayınlanır.
Türk ticaret kanunu genel kurul kararlarının iptali için
Üç ay süre sınırlaması getirmiştir. Bu süre içinde dava açılmaz ise hukuk yolu kapanır.
İcraatlerinden dolayı şirket yöneticilerini dava etmek veya ibra etmek
Sadece usulüne uygun olarak toplanan genel kurula katılan
şirket ortaklarına tanınan bir haktır.
Genel kurulda ibra edilmiş olan yöneticiler hakkında dava açılamaz.
SPK NIN KAÇIRDIĞIM DEDİĞİ SÜRE YAKLAŞIK 11 YIL.
Atladım deyip suç duyurusu yaptığı konular; SPK denetim raporlarında görünen
40 kez ilan edilmiş 120 defa SPK ya bildirilmiş resmi gazetede yayınlanmış
usulüne uygun yapıldığı hükümet komiseri tarafından 10 kez onaylanmış
genel kurul kararları.
Genel kurulun aldığı kararlarına itiraz veya iptal isteminin hukuki yolu da
yasada açıkça belirtilmiş. Tüm yasal sürecin harfiyen yerine getirilmiş olmasına rağmen
sanki gizlenmiş gibi, örtülü kazanç aktarımı varmış gibi;
Şirketlerimizin kuruluşundan bugüne kadar yapılan tüm genel kurullarında,
şirketlerin tüm ortakları tarafından İBRA edilen yönetim kurulu üyelerine
TTK ve SPK na aykırı bir sekilde dava actılar.
Hiç bir yasal sorumluluğu olmayan,
TÜM HİSSEDARLAR TARAFINDAN İBRA EDİLMİŞ OLAN ŞAHISLAR HAKKINDA
SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDULAR. USÜL VE MUHTEVİYAT OLARAK ÇİĞNEMEDİKLERİ YASA KALMADI.
KAYYIMLARDA BU SUÇA ORTAK OLDULAR. YAPTIKLARININ SUÇ OLDUĞUNU BİLDİKLERİNDEN
GERİYE DÖNÜK KENDİ İŞLEMLERİ İÇİN BAKANLAR KURULUNDAN KHK ÇIKARTTILAR.
DOKUNULMAZLIK ZIRHI GİYDİLER.
(Yasalara uygun hareket eden kayyımların, kamu görevlilerinin
yargılanamaz zırhına neden ihtiyaçları olsun?)
Yasaları çiğnediğinde yargılanamaz diye bir koruma olur mu?
SPK Başkanı,
Suç duyurularını bitirdikten sonra yine daldı, asli görevini unuttu.
Atanan kayyımların kendi dönemlerindeki faaliyetlerinin ve mali tablolarının
şeffaflığını doğruluğunu ve zamanında duyurulup duyurulmadığını denetlemek yerine,
GENEL KURULU HİÇ YAPTIRMADI.
Mali tabloların kamuya açıklanmasına dahi gerek görmedi.
SPK suç duyurusu yaptığı konular ve cevapları yukardaki mavi linklerde var.
BAŞARILI OLAMAYAN HAVUZ MEDYASI, KENDİ KAYNAKLARI İLE İZLENME PAYLARINI ARTIRIP
DEĞERİNİ DE YÜKSELTEN KOZA İPEK GRUBUNUN KENDİ GRUBU İÇİNDEKİ
İPEK MEDYA DA SERMAYE ARTIRMASINI İSE HAZMEDEMİYORLARDI.
MEDYALARINDA KAMU KAYNAKLARINDAN BESLENMEK DEĞİL DE SANKİ ÖZ KAYNAKLAR İLE
SERMAYE ARTIRIMI YAPARAK BÜYÜMEK BİR SUÇ İMİŞ GİBİ İŞLEMEYE BAŞLADILAR.
BU KONU SAVCININ BASKIN VE KAYYIM ATAMA GEREKÇESİ OLAMASA DA
BOM BOŞ OLAN DOSYASINA SONRADAN GİRECEKTİ.
SUÇ BULUNAMAYINCA; SPK NIN KAPISI ÇALINDI.
SPK BAŞKANI VAHDETTİN ERTAŞ YAKLAŞIK 11 YILLIK UYKUSUNDAN UYANDIRILDI.
2005 YILINDAN BERİ MEDYA SEKTÖRÜNDE OLAN İPEK GRUBUNA
2016 YILINDA
GEÇMİŞE YÖNELİK OLARAK 11 YILLIK TÜM SERMAYE ARTIRIMLARI İÇİN
CEZA KESTİ.
Her yıl yapılan işlemleri denetleyen, tüm genel kurullara katılan,
şirkete gelip inceleme yapan SPK'nın tüm yapılan işlemleri her yıl uygun bulmasına rağmen
birden bire eski yaptığı tüm işlemleri adeta yok sayarak
11 yıllık tüm işlemlere karşı uydurma raporlar yazıp dava açması ve suç duyurusunda bulunması
sadece hukuka aykırı değil, aynı zamanda utanç verici bir durumdur.
SPK BAŞKANI YAKLAŞIK ON BİR YIL SONRA ANİ UYANMASININ ŞAŞKINLIĞI İLE
KENDİSİNİ ÖZEL BİR ŞİRKETLER GRUBU OLAN KOZA İPEK İN SAHİBİ ZANNETTİ.
KENDİSİNİ ŞİRKETLERİN GENEL KURULLARI YERİNE KOYUP,
BÜTÜN TİCARİ YASALARI ÇİĞNEYEREK, TTK VE SPK NIN AÇIK YASAL DÜZENLEMELERİNE,
KANUN, YÖNETMELİK VE TEBLİĞLERİN HEPSİNE HARFİYEN UYULMUŞ İKEN
BİR AY İÇİNDE 4 AYRI SUÇ DUYURUSU YAPTI. SONRADAN BUNU 7 YE ÇIKARMIŞ
ŞİRKET ANA HİSSEDARI VE YÖNETİM KURULU BAŞKAN YARDIMCISINI
HAPSE GÖNDERDİ.
ESAS SUÇU KENDİSİ İŞLEDİ.
SPK nın 11 yıldır 2005 yılından beri atlıyormuşum dediği süreç şöyle;
GENEL KURUL KARARLARI
Halka açık olan şirketler genel kurullarını yapmadan önce gündemlerini SPK ya bildirirler.
SPK genel kurula katılır.
Genel kurul gündemi, zamanı ve yeri de önceden ulusal gazeteler de yayınlanır.
Genel kurula hükümet komiseri katılır ve usule aykırı olup olmadığını tespit eder.
Genel kurul yapıldıktan sonra alınan kararlar tekrar SPK ya bildirilir.
Alınan kararlar kamuyu aydınlatma platformunda yayınlanır.
Şirketin web sayfasında sürekli olarak ilan edilir.
Genel kurul kararları toplantının ertesi günü de ticaret sicil kaydına işlenir.
Resmi gazete de yayınlanır.
Türk ticaret kanunu genel kurul kararlarının iptali için
Üç ay süre sınırlaması getirmiştir. Bu süre içinde dava açılmaz ise hukuk yolu kapanır.
İcraatlerinden dolayı şirket yöneticilerini dava etmek veya ibra etmek
Sadece usulüne uygun olarak toplanan genel kurula katılan
şirket ortaklarına tanınan bir haktır.
Genel kurulda ibra edilmiş olan yöneticiler hakkında dava açılamaz.
SPK NIN KAÇIRDIĞIM DEDİĞİ SÜRE YAKLAŞIK 11 YIL.
Atladım deyip suç duyurusu yaptığı konular; SPK denetim raporlarında görünen
40 kez ilan edilmiş 120 defa SPK ya bildirilmiş resmi gazetede yayınlanmış
usulüne uygun yapıldığı hükümet komiseri tarafından 10 kez onaylanmış
genel kurul kararları.
Genel kurulun aldığı kararlarına itiraz veya iptal isteminin hukuki yolu da
yasada açıkça belirtilmiş. Tüm yasal sürecin harfiyen yerine getirilmiş olmasına rağmen
sanki gizlenmiş gibi, örtülü kazanç aktarımı varmış gibi;
Şirketlerimizin kuruluşundan bugüne kadar yapılan tüm genel kurullarında,
şirketlerin tüm ortakları tarafından İBRA edilen yönetim kurulu üyelerine
TTK ve SPK na aykırı bir sekilde dava actılar.
Hiç bir yasal sorumluluğu olmayan,
TÜM HİSSEDARLAR TARAFINDAN İBRA EDİLMİŞ OLAN ŞAHISLAR HAKKINDA
SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDULAR. USÜL VE MUHTEVİYAT OLARAK ÇİĞNEMEDİKLERİ YASA KALMADI.
KAYYIMLARDA BU SUÇA ORTAK OLDULAR. YAPTIKLARININ SUÇ OLDUĞUNU BİLDİKLERİNDEN
GERİYE DÖNÜK KENDİ İŞLEMLERİ İÇİN BAKANLAR KURULUNDAN KHK ÇIKARTTILAR.
DOKUNULMAZLIK ZIRHI GİYDİLER.
(Yasalara uygun hareket eden kayyımların, kamu görevlilerinin
yargılanamaz zırhına neden ihtiyaçları olsun?)
Yasaları çiğnediğinde yargılanamaz diye bir koruma olur mu?
SPK Başkanı,
Suç duyurularını bitirdikten sonra yine daldı, asli görevini unuttu.
Atanan kayyımların kendi dönemlerindeki faaliyetlerinin ve mali tablolarının
şeffaflığını doğruluğunu ve zamanında duyurulup duyurulmadığını denetlemek yerine,
GENEL KURULU HİÇ YAPTIRMADI.
Mali tabloların kamuya açıklanmasına dahi gerek görmedi.
SPK suç duyurusu yaptığı konular ve cevapları yukardaki mavi linklerde var.
KAMU KURUMLARININ REKLAM DAĞITIMLARI
ADİL BİR REKABETE GİREMEYEN
KENDİSİNE AKTARILAN SINIRSIZ KAMU KAYNAKLARINA RAĞMEN BATMA NOKTASINA GELEN HAVUZ MEDYASININ
İZLENİLİRLİK ORANLARI, DOLAYISI İLE ETKİNLİĞİ YERLERDE SÜRÜNÜYORDU.
AYAĞA KALDIRMAYA DA İMKAN YOKTU.
HAVUZ MEDYASININ
BU ZARARININ KAMU KURULUŞLARI TARAFINDAN KARŞILANMASI ESAS KAMU ZARARIDIR.
ÖZEL BİR ŞİRKETLER GRUBU OLAN KOZA İPEK İN KENDİ GRUBU İÇİNDEKİ SERMAYE ARTIRIMLARI İSE İÇ İŞİDİR
KAMUSAL BİR ZARAR YOKTUR.
MALİ YÖNDEN ÇOK GÜÇLÜ OLAN KOZA İPEK GRUBUNA KAMU REKLAMLARINI KESEREK
BİR ZARAR VERİLEMEYECEĞİ DE ANLAŞILMIŞTI.
BUGÜN TV VE KANALTÜRK ÜN REYTİNGLERİNİ DÜŞÜRMEK İÇİN
UYDUDAKİ FREKANSLARININ YERLERİNİ SÜREKLİ OLARAK DEĞİŞTİRMEYE BAŞLADILAR.
BU AHLAKSIZLIK DAHİ HAVUZ MEDYASININ İPEK MEDYAYA YETİŞMESİNE YETMEYİNCE,
TİVİBU DAN, KABLOLU YAYINDAN, DİGİTÜRK TEN VE UYDUDAN ÇIKARTILMASI GÜNDEME GELDİ.
Bilindiği gibi kayyım atanmadan önce Koza İpek grubuna iki kez baskın yapılmış,
bu baskınların medya grubunu kapsamadığı söylenmişti.
Savcının açıklamasına göre;
Baskınların üç gerekçesi vardı.
Birinci gerekçe;
Türkiye Cumhuriyet tarihinde ilk kez bir özel şirketin yurt dışında iştirak açması,
kendisine ait bir şirket kurması bir savcıda parayı mı kaçıracaklar endişesi doğurmuştu.
Koza grubunda kamu ya da kamu ortaklığı bulunmadığını ve
kurulan iştirakin toplam aktifimizin yüzde 5 i büyüklüğünde olduğunu da ifade edeyim.
Savcıda özel bir şirketin kendi parasını, kendine kaçırma ihtimali şüphesi oluşmuş.
Savcı bu soruyu sorması gereken makamlara kayyım atadıktan sonra
SPK BAŞKANI VAHDETTİN ERTAŞ A SORDU.
VAHDETTİN ERTAŞ O GÜNE KADAR BİR ŞİRKETİN YURT DIŞINDA
İŞTİRAK KURMASININ SUÇ OLDUĞUNUN FARKINDA DEĞİLDİ.
UYANIR UYANMAZ BUNUN SUÇ OLDUĞUNU TESPİT ETTİ
VE SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDU.
TÜRKİYE DE İLK KEZ BİR ÖZEL ŞİRKET YURT DIŞINDA İŞTİRAK KURDUĞU İÇİN
YÖNETİCİLERİ HAKKINDA DAVA AÇILDI SUÇLU İLAN EDİLDİ.
BU BİR KOMEDİDİR.
Yukarıdaki mavi linkte iştirak açma suçu olarak açıklaması var.
İkinci gerekçe;
Koza İpek vakfına Akbank aracılığı ile Ereğli demir çelik işletmelerinden 122 milyon TL gönderildiği Bankaya bunun sorulduğu, bankanın da böyle bir işlem olmadığını açıkladığı,
fakat bunun inandırıcılıktan uzak olduğu gerekçesi ile baskın yapılmış.
Ticari bir kuruluşun, bir vakfa yardım etmesinin ihtimali neden
suç olsun sorusunu sormuyorum.
Çünkü, böyle bir bağış hiç olmadı.
Böyle bir şey olmadığını tarafların hepsi açıklamış ve tüm kayıtlar da bunu doğruluyor iken
savcının neden bu açıklamalara inanmadığı halen bilinmiyor.
Nitekim, bu konu bir daha hiç açılmadı.
Üçüncü gerekçe;
Koza İpek grubunun, Finansbank, Garanti, Akbank ve Bank Asya vasıtası ile
Bahreyn, Kıbrıs ve Malta ya transfer ettikleri
7 milyar 40 milyon dolar paranın yasal yollar ile kazanılıp kazanılmadığı,
şirketlerimizin bu transferleri şüpheli işlem olarak Masak a bildirilip bildirilmediğinin
tespiti amacı ile gerçekleştirilmiş.
Banka olarak çalıştığımız bankalar arasında Bank Asya olmamasına rağmen,
algı için onun adı da konmuştu.
YASAL OLARAK
Bankalar ve finans kurumları
tüm şüpheli işlemleri
Masak a bildirmek mecburiyetindedirler.
Koza İpek grubu,
yıllardır dünya finans piyasalarında olan bir grup olarak
hakkında
yıllardan beri hem yurtiçi, hem de yurtdışı bankalardan
yapılan onbinlerce adet banka transfer işlemlerinde
“bahse konu hukuksuz sürecin başladığı ana kadar”
MASAK a bir defa bile olsun
şüpheli bir işlem yaptığımıza dair bildirim yapılmamıştır.
Çünkü,
Şüphe oluşturabilecek en küçük bir işlem dahi olmamıştır.
Dünyaca saygınlığı olan ve şüpheli para hareketleri konusunda çok hassas,
Türkiye’den daha sıkı kara para düzenlemelerine tabi olan hiç bir finansal kuruluşu
bugüne kadar
Koza grubundan şüpheli bir işlem bildirmemişlerdir.
Bir şüpheli işlem var ise;
Bunu bildirmesi gereken kurum transferi gerçekleştiren banka.
Bildirilmesi gereken yer de Masak tır.
Savcı şüpheli olmayan bir işlemi, şüpheli bir işlem olarak
Masak a bildirilip bildirilmediğini tespit etmek için şirketlerimize baskın düzenlemiş.
Bunun akıl veya mantık ile izah edilebilecek bir tarafı var mı?
Burada bilinmesi gereken önemli bir detay daha var,
Masak bir yıldır inceleme yapıyor ise, savcı bir değerlendirme almadan
koskoca bir gruba baskın yapıp kayyım atayabilir mi?
Savcı,
Eylül 2015 de yaptığı baskında el koyduğu belgeleri de
resmi bilirkişi olan Masak a vermedi.
Çünkü;
21 08 2015 de Masak a istediği Bir milyon işlem dahil, tüm bilgiler zamanında tam olarak verilmişti.
25 08 2015 de ise Savcılığa da istenebilecek tüm belgelerin tam bir kopyasını teslim edildi.
25 08 2015 İTİBARI İLE MASAK VE SAVCILIĞA EKSİKSİZ OLARAK BİLGİLERİN TAMAMI VERİLMİŞTİ.
Masak istediği tüm bilgi ve belgeleri zaten almıştı.
İncelemesini bitirmişti.
Hiç bir suç tespitinde bulunamamıştı.
Savcıya bu değerlendirmelerini de bildirdiler.
SÜREÇ ŞÖYLE GELİŞTİ;
20 Aralık 2013 de Masak Başk . Yard. Faruk Elieyioğlu görevden alındı. Sebebi biliniyor.
30 Nisan 2014 de ise Masak başkanı Mürsel Ali Kaplan da görevden alındı, yerine,
30 Nisan 2014 de İbrahim Hakkı Polat getirildi.
AYNI GÜN 30 NİSAN 2014 DE SABAH;
BAŞBAKANLIK KOZA GRUBUNU İNCELEYECEK HABERİNİ SAYFALARINA TAŞIDI.
İbrahim Polat ın kim olduğu açık kaynaklarda ve kendi beyanlarında var.
04 Ağustos 2014 de Masak savclığa 7 Milyar dolar şüpheli işlem ve üretim ile ilgili yazı yazdı.
05 Eylül 2014 de Savcılık buna dayanarak soruşturmayı başlattı.
31 Ağustos 2015 de Savcı baskın ve arama yaptı.
26 Ekim 2015 de “Ertan Çomaklı” raporu ile 133. Maddeye göre kayyım atadı.
11 Kasım 2015 de savcı Masak a kendi belirlediği sözde bilirkişi Çomaklı iddialarını da sordu.
Yeni Masak başkanı İbrahim Hakkı Polat, Koza İpek grubu ve İpek ailesinin 7 kuşak geçmişine, kredi kartı harcamalarına kadar inceledi.
Suç emaresi bulamadı.
12 Mart 2016 de İbrahim Hakkı Polat görevden alındı.
28 Mart 2016 de Masak başkanlığına Osman Dereli getirildi.
04 Mayıs 2016 da Masak inceleme sonuç raporu tamamlandı.
MASAK IN PIRIL PIRIL TERTEMİZ RAPORU 04 MAYIS 2016 DA savcılığa teslim edildi.
3 başkan, sayısız ekip ve 3 yıl süren inceleme sonucunda ortaya çıkmış olan bir rapor.
Masak ın 13 05 2015 tarihli
İnceleme sonuçları raporu sümenaltı edildi.
Koza İpek grubu Masak ın tüm istediği bilgi ve belgeleri zamanında vermişti.
TESLİM TUTANAKLARI YUKARIDAKİ MAVİ LİNKTE VAR.
Savcı el koyduğu belgeleri Masak a gönderemezdi
Çünkü;
Bu belgeler zaten Masak da vardı.
Soruşturma başlatan Masak suç tespiti yapamamıştı.
Yoksa kapı gibi Masak inceleme raporunda suç tespiti olsa neden
Sabıkalı bir adama balon bir rapor yazdırılıp kayyım atanmak zorunda kalınsın.
Masak 'inceleme talebi' raporu var, Fakat;
Masak ın İncelemesinin sonuçlandığı esas rapor yok.
Masak ın suç tespit ettiği ve edebileceği bir inceleme raporu yok.
Olamazdı da.
Sebebi şu;
İncelenen konuların hepsi kayıtlı, ilan edilmiş mali tablolar ve resmi banka kayıtları.
Bu raporlar aynı zamanda
BDDK, SPK, PWC, VUK ve BANKALAR TARAFINDAN DA TEYİD EDİLDİ.
Kaynağı ve harcandığı yer belirsiz tek kuruş şüpheli işlem yok..
Bunların incelenmesinde olmayan bir suçu var gibi göstermeye de imkan yok.
Zaten mümkün olsaydı savcı
hakkında dolandırıcılıktan ceza mahkemesi tarafından verilmiş
bir mahkumiyet kararı olan, usulen bilirkişi olamayacak nitelikte birine,
kendi tabiri ile 45 günde, seçmece usulü baktırıp
saçma sapan bir rapor yazdırıp, o rapora göre de kayyım atamak zorunda kalmazdı.
Yasal hakkımız olan,
Bilirkişiye ve raporuna itiraz etmemize dahi imkan tanımadılar.
Çünkü;
Cevap verebilsek,
Bilirkişinin sabıkalı, taraflı, raporunun da maddi hatalarla dolu iftiralar olduğu,
belgeleri ile ortaya çıkacaktı.
Bilirkişi raporuna cevaplar aşağıdaki mavi link de var
Bilirkişi de kendisinden bekleneni yaptı,
11 YILDIR UYUYORDUM DİYEN
SPK BAŞKANI DAHİ MALİ TABLOLAR GERÇEĞİ YANSITMIYOR DİYEMEMİŞTİ.
YASAL DÜZENLEME OLAN KONULARDA YASAYA AYKIRILIK TESPİT ETTİM DE DEMEDİ.
EMSALLERE BAKTIM DEDİ.
BASİT ANLATIMLA;
TRAFİKTE DENETİM YAPIYORUM,
FAKAT TRAFİK KANUNLARINI VE RADARI DEĞİL
SEYAHAT EDEN DİĞER ARAÇLARI EMSAL OLARAK ALIYORUM DİYOR.
HANGİ EMSAL DİYE SORUNCA,
TAM EMSAL YOK DEMEK MECBURİYETİNDE KALDI.
FAKAT EN AZINDAN;
YASAL ZORUNLULUK OLAN EMNİYET KEMERİ TAKILMIŞ DİYE
CEZA KESMEDİ.
Savcı tarafından bulunan bilirkişi ise raporunda o kadar coştu ki:
Yasal bir zorunluluk olan,
Vergi kanununa ve uluslararası muhasebe standartlarına göre
iki ayrı standartta hazırlanması gereken mali tabloları,
çift muhasebe tutuluyor diye, veya öyle zannederek,
kendini ve kendine verilen görevi de aşarak
tüm resmi denetim kurumlarının hatta yargının görevlerini de gasp ederek
ŞİRKETLER MÜKEMMEL GÖRÜNÜYOR
TÜRKİYE'DE BU KADAR MÜKEMMEL ŞİRKET OLAMAZ
Kayyım atansın diye rapor yazdı.
BİLİRKİŞİ, YAZDIĞI RAPOR VE CEVAPLARI DETAYLI OLARAK BU LİNKTE.

2015 yılındaki savcı baskınına yandaş medya desteği geldi.
Fakat, 2014 yılındaki deli saçması yalan haberler ile...
HAVUZ MEDYASI RESMEN İFTİRA VE YALAN HABERLER İLE BİR PARÇASI OLDUĞUNU BİR KEZ DAHA GÖSTERDİ.
Aynı yalanları tekrar etti.
İftira haberleri 145 milyara kadar çıksa da
7 milyar dolar da mutabık kaldılar.
Değil Koza grubunun,
Türkiye nin on yıllık toplam yurt dışı yatırım miktarının
7 milyar dolar olmadığını da hatırlatıp
bu saçmalığı geçeyim.
01 ve 02 09 2015 tarihli yandaş medya manşet özeti şöyle;
01 09 2015 SABAH: HESAP ZAMANI
02 09 2015 YENİ ŞAFAK: AKIN KAÇTI
02 09 2015 STAR: 7 MİLYAR DOLAR İLE KAÇTI.
02 09 2015 AYDINLIK: GLADYONUN KASASINA BASKIN.
02 09 2015 TAKVİM: ALTIN KOZA FESTİVALİ
02 09 2015 SABAH: İPEK İÇİN ÖDEME ZAMANI
03 09 2015 YENI AKİT: BU PARALAR ONUN DEĞİL GANGASTERLERİN
03 09 2015 SABAH: İŞTE BÖYLE KAÇTI
03 09 2015 TAKVİM: İŞTE BÖYLE KAÇTI
03 09 2015 STAR: HİMMET PARALARI KOZAYA GİTMİŞ
03 09 2015 YENİ ŞAFAK: KOZA DA 121 MİLYAR DOLAR KARA PARA TRAFİĞİ.
06 09 2015 AKŞAM: BÜYÜK İTİRAF KOZA AKIN IN DEĞİLMİŞ.
06 09 2015 YENİ ŞAFAK: 7 MİLYAR DOLARLIK ADAM.
06 09 2015 YENİ ŞAFAK: 7 MİLYAR DOLARA AĞLIYORUZ.
Fakat, 2014 yılındaki deli saçması yalan haberler ile...
HAVUZ MEDYASI RESMEN İFTİRA VE YALAN HABERLER İLE BİR PARÇASI OLDUĞUNU BİR KEZ DAHA GÖSTERDİ.
Aynı yalanları tekrar etti.
İftira haberleri 145 milyara kadar çıksa da
7 milyar dolar da mutabık kaldılar.
Değil Koza grubunun,
Türkiye nin on yıllık toplam yurt dışı yatırım miktarının
7 milyar dolar olmadığını da hatırlatıp
bu saçmalığı geçeyim.
01 ve 02 09 2015 tarihli yandaş medya manşet özeti şöyle;
01 09 2015 SABAH: HESAP ZAMANI
02 09 2015 YENİ ŞAFAK: AKIN KAÇTI
02 09 2015 STAR: 7 MİLYAR DOLAR İLE KAÇTI.
02 09 2015 AYDINLIK: GLADYONUN KASASINA BASKIN.
02 09 2015 TAKVİM: ALTIN KOZA FESTİVALİ
02 09 2015 SABAH: İPEK İÇİN ÖDEME ZAMANI
03 09 2015 YENI AKİT: BU PARALAR ONUN DEĞİL GANGASTERLERİN
03 09 2015 SABAH: İŞTE BÖYLE KAÇTI
03 09 2015 TAKVİM: İŞTE BÖYLE KAÇTI
03 09 2015 STAR: HİMMET PARALARI KOZAYA GİTMİŞ
03 09 2015 YENİ ŞAFAK: KOZA DA 121 MİLYAR DOLAR KARA PARA TRAFİĞİ.
06 09 2015 AKŞAM: BÜYÜK İTİRAF KOZA AKIN IN DEĞİLMİŞ.
06 09 2015 YENİ ŞAFAK: 7 MİLYAR DOLARLIK ADAM.
06 09 2015 YENİ ŞAFAK: 7 MİLYAR DOLARA AĞLIYORUZ.
2014 YILINDA BELGELERİ İLE CEVAPLANMIŞ
7 MİLYAR DOLAR İFTİRASI,
2015 YILINDA TEKRAR EDİLİYORDU.
FAKAT BU HABERLERDEN BİRİSİ
BU SÜRECİ ANLATMASI AÇISINDAN DAHA ÖNEMLİDİR.
ÇÜNKÜ,
SAVCILIK BİR YALAN HABERE DOĞRUDAN
RESMİ OLARAK DAHİL EDİLMİŞTİR.
7 MİLYAR DOLAR İFTİRASI,
2015 YILINDA TEKRAR EDİLİYORDU.
FAKAT BU HABERLERDEN BİRİSİ
BU SÜRECİ ANLATMASI AÇISINDAN DAHA ÖNEMLİDİR.
ÇÜNKÜ,
SAVCILIK BİR YALAN HABERE DOĞRUDAN
RESMİ OLARAK DAHİL EDİLMİŞTİR.
09 09 2015 de ki ikinci baskın ve aramadan sonra.
26 10 2015 de
Şirinler köyü, çifte muhasebe gibi zır deli saçmalıkları ile kayyım atanıyor.
Türkiye cumhuriyeti ilk kez kayyım ile tanışıyordu.
Kayyım ulusal ve uluslararası kamu oyunda büyük tepki görünce,
YARGI DA RESMEN PERVASIZCA KULLANILDI.
Ankara cumhuriyet savcılığı
RESMİ OLARAK.
Basın açıklaması yaptı;
Koza İpek genel merkezinde himmet altınları bulundu.
DEDİ...
28 10 2015 tarihli Sabah gazetesi
KOZA İPEK in GENEL MERKEZİNDE
HİMMET ALTINLARI BULUNDU.
Manşeti ile çıktı.
Avukatlarımız karşılıklı imzalanan
arama ve el koyma tutanaklarını açıkladılar.
Tutanaklarda fiziki altın yoktu, olmasına imkan da yoktu.
Savcılığın ve Sabah ın ortak haberi belge ile yalanlandı.
Fakat;
Resmi iftira ve yalan haberle, yeryüzünde var olmayan bir köyde,
işlenmemiş suçlar sebebi ile,
hiç bir resmi kurumun inceleme raporu olmadan
kayyım atanmış oluyordu.
Sabah gazetesinin
Sayfa sayfa himmet belgesi bulundu haberinin ise
aslında;
Kayseri Himmet dede Altın madenine ait kayıtlar olduğu anlaşıldı.
Kayyım atanmasının hemen akabinde
28/10/2015 tarihinde ki Sabah Daily News haberi de hazırdı.
2014 Ağustos ayındaki iftira aynen tekrar edildi.
Smurf village.
Savcı ve hakim Smurf Village'ı Yenimahalle'de bir köy zannedip
o gerekçe ile kayyım atasa da,
Sabah grubu savcının yazdığı gerekçeye bakmadan
yazdığı yalan haberini tekrar basmıştı.
Her ikisinin içeriği de yanlış olmak ile birlikte;
2014 yılında Sabah gazetesinin bildiği,
Bir yıl sonra 2015 de savcı ve hakimin yazarken dahi bilmediği gerekçe
kayyım atama kararına yazılıyordu.
Smurf Village masalı…
Bu bir kumpasın suç delilidir.
Kayyım atama sürecinden bahsederken
hakimin tarafsız ve bağımsız kimseleri kayyım olarak ataması gerektiği,
adliyedeki listeyi esas alması gerektiği, bunu yapmadığı söylenebilir.
Daha da önemlisi
hakimin bu isimleri kendisi belirlemesi gerekirken
isimlerin kendisine savcılıktan bildirildiğidir.
Bu konuda yorum yapmaya gerek yok.
İlk atanan kayyım listesi şöyle;
Nevzat Demiröz, AKP Genel Başkan Yardımcısı Vedat Demiröz’ün kardeşi, AKP Beylikdüzü İlçe Başkanı.
Arif Yalçın, AKP Çankaya İlçe Teşkilatı Üyesi.
Ali Yazlı, AKP Ümraniye Belediyesi Meclis Üyesi.
Kemal Yıldır, AKP’li Enerji Bakanı Taner Yıldız'ın danışmanı.
Yasin Kalem, AKP’li Enerji Bakanı’nın danışmanlığını yaptı.
Cavit Demiral, AKP'den milletvekili aday adayıydı.
Fatih İçin, AKP Başakşehir İlçe Teşkilatı üyesi, AKP’li İstanbul Belediyesi'nde yönetici olarak çalışıyor.
Mehmet Üzer, 2014’te AKP'den Beylikdüzü Belediye Başkan aday adayıydı.
Yusuf Atmaca, AKP Sancaktepe İlçe Teşkilatı üyesi.
Hikmet Keleş, AKP Çorum İl Başkan Yardımcılığı görevinde bulundu…”
Haberde, kayyım olarak atanan diğer isimler hakkında da şu çarpıcı bilgiler yer alıyordu:
“Hasan Ölçer, İBDA-C Lideri Salih Mirzabeyoğlu’nun arkadaşı ve avukatı.
Mehmet Tunçel, bir dönem ortakları arasında Kabataş yalanıyla tepki toplayan Elif Çakır’ın da olduğu Selis Yayınları’nın Genel Yayın Yönetmeni.
Hüdai Bal, ‘havuz’ olarak adlandırılan Turkuaz Medya Grubu’nda Mali İşler Müdürü olarak görev yaptı. TMSF tarafından el konulan Show TV'nin de başına getirildi.
Ümit Önal, Sabah Gazetesi Reklam Müdürü olarak görev yaptı. TMSF el koyduktan sonra Show TV’de yönetici olarak atandı…”
Hakim in atadığı bu kayyım heyetini gördükten sonra
Zaten Koza İpek grubuna yapılanlar taraflımı, tarafsızmı idi diye fikir yürütmek saçmalık olur.
hakimin tarafsız ve bağımsız kimseleri kayyım olarak ataması gerektiği,
adliyedeki listeyi esas alması gerektiği, bunu yapmadığı söylenebilir.
Daha da önemlisi
hakimin bu isimleri kendisi belirlemesi gerekirken
isimlerin kendisine savcılıktan bildirildiğidir.
Bu konuda yorum yapmaya gerek yok.
İlk atanan kayyım listesi şöyle;
Nevzat Demiröz, AKP Genel Başkan Yardımcısı Vedat Demiröz’ün kardeşi, AKP Beylikdüzü İlçe Başkanı.
Arif Yalçın, AKP Çankaya İlçe Teşkilatı Üyesi.
Ali Yazlı, AKP Ümraniye Belediyesi Meclis Üyesi.
Kemal Yıldır, AKP’li Enerji Bakanı Taner Yıldız'ın danışmanı.
Yasin Kalem, AKP’li Enerji Bakanı’nın danışmanlığını yaptı.
Cavit Demiral, AKP'den milletvekili aday adayıydı.
Fatih İçin, AKP Başakşehir İlçe Teşkilatı üyesi, AKP’li İstanbul Belediyesi'nde yönetici olarak çalışıyor.
Mehmet Üzer, 2014’te AKP'den Beylikdüzü Belediye Başkan aday adayıydı.
Yusuf Atmaca, AKP Sancaktepe İlçe Teşkilatı üyesi.
Hikmet Keleş, AKP Çorum İl Başkan Yardımcılığı görevinde bulundu…”
Haberde, kayyım olarak atanan diğer isimler hakkında da şu çarpıcı bilgiler yer alıyordu:
“Hasan Ölçer, İBDA-C Lideri Salih Mirzabeyoğlu’nun arkadaşı ve avukatı.
Mehmet Tunçel, bir dönem ortakları arasında Kabataş yalanıyla tepki toplayan Elif Çakır’ın da olduğu Selis Yayınları’nın Genel Yayın Yönetmeni.
Hüdai Bal, ‘havuz’ olarak adlandırılan Turkuaz Medya Grubu’nda Mali İşler Müdürü olarak görev yaptı. TMSF tarafından el konulan Show TV'nin de başına getirildi.
Ümit Önal, Sabah Gazetesi Reklam Müdürü olarak görev yaptı. TMSF el koyduktan sonra Show TV’de yönetici olarak atandı…”
Hakim in atadığı bu kayyım heyetini gördükten sonra
Zaten Koza İpek grubuna yapılanlar taraflımı, tarafsızmı idi diye fikir yürütmek saçmalık olur.
HAVUZ MEDYASI İFTİRALARI
ARTIK TAMAMEN ŞİRAZEDEN ÇIKMIŞ
KARA PROPAGANDA YAPALIM DERKEN
GÜLÜNÇ HALE GELMİŞTİ.
İŞLETME MÜDÜRÜMÜN CUMA GÜNÜ OKEY OYNADIĞINI,
MASON LOCASI ÜYESİ OLDUĞUMU
BENDE HAVUZ MEDYASINDAN ÖĞRENDİM.
ARTIK TAMAMEN ŞİRAZEDEN ÇIKMIŞ
KARA PROPAGANDA YAPALIM DERKEN
GÜLÜNÇ HALE GELMİŞTİ.
İŞLETME MÜDÜRÜMÜN CUMA GÜNÜ OKEY OYNADIĞINI,
MASON LOCASI ÜYESİ OLDUĞUMU
BENDE HAVUZ MEDYASINDAN ÖĞRENDİM.
BU ARADA İŞTAHI KABARAN FIRSATCILAR DA
ZİYAFETTEN KENDİNE BİR PAY ÇIKAR MI?
ÜMİDİ İLE SOFRAYA YANAŞTILAR.
ZİYAFETTEN KENDİNE BİR PAY ÇIKAR MI?
ÜMİDİ İLE SOFRAYA YANAŞTILAR.
KANALTÜRK SATIŞ SÜRECİ VE SATIŞ SÖZLEŞMESİ YUKARIDAKİ LİNKTE VAR.
RESMİ SATIŞ BEDELİ 30 MİLYON DOLAR.
5 MİLYON DOLARI ŞARTA BAĞLI.
12 MİLYON DOLARI BANKA TRANSFERİ İLE NAKTEN ÖDENMİŞ.
AŞAĞIDAKİ VİDEOSUNDA İSE;
25 MİLYON DOLARA SATTIM 20 KÜSÜR MİLYON DOLAR BORÇ VAR DİYOR.
MİLLETİN GÖZÜNÜN İÇİNE BAKA BAKA.
DÖNEM İTİBARİ İLE KOZA İPEK'İ HUKUKEN SAVUNMASIZ GÖRDÜĞÜNDEN
HALEN SOFRADAN AYRILMIYOR.
YOKSA GÜNDEME GETİRMEYECEKTİM.
KAYYIMLAR GÖREVE BAŞLAR BAŞLAMAZ
ÖNCELİKLE
İPEK MEDYANIN YÖNETİCİLERİNİ
EDİTORYAL KADROSUNU
YAZARLARINI İŞTEN ATTILAR.
ONLARIN YERİNE
YILLARDIR İŞSİZ OLAN İNSANLARI OKEY MASASINDAN KALDIRIP
YAYIN ORGANLARININ BAŞINA KOYDULAR.
MEDYANIN TÜM ARŞİVİ SİLİNDİ.
MEDYANIN İZLENME ORANLARI VE TİRAJLARI SIFIRLANDI
ÖNCELİKLE
İPEK MEDYANIN YÖNETİCİLERİNİ
EDİTORYAL KADROSUNU
YAZARLARINI İŞTEN ATTILAR.
ONLARIN YERİNE
YILLARDIR İŞSİZ OLAN İNSANLARI OKEY MASASINDAN KALDIRIP
YAYIN ORGANLARININ BAŞINA KOYDULAR.
MEDYANIN TÜM ARŞİVİ SİLİNDİ.
MEDYANIN İZLENME ORANLARI VE TİRAJLARI SIFIRLANDI
NE KADAR KALACAĞINI BİLMEYEN HASAN ÖLÇER GİBİ KAYYIMLAR
GÖREVE BAŞLADIKLARI HAFTA KOZA İPEK ŞİRKETLERİNİN SATIN ALDIĞI HİZMETLERİ
KENDİ ŞAHSİ ŞİRKETLERİNE AKTARMAYA BAŞLADILAR.
ŞİRKETLERİN MAKAM ARAÇLARI KAPIŞILMAYA BAŞLANMIŞTI.
KENDİLERİNİN KAMU GÖREVLİSİ OLDUĞUNU,
GÖREV TANIMLARININ MALİYE GİBİ MÜFETTİŞLİK OLDUĞUNU BİLEN,
BAŞKALARININ MALINI BU ŞEKİLDE KULLANMANIN
AHLAKİ OLMADIĞINI DÜŞÜNEN BİR KAÇI DIŞINDA
AÇ GÖZLÜ BİR TOPLULUĞUN YAĞMASI BAŞLAMIŞTI.
HASAN ÖLÇER AKIN İPEK İN LÜKS MAKAM ARACINI VE KORUMALARINI ALMIŞ
HAYATININ EN GÜZEL GÜNLERİNİ YAŞIYORDU.
YERİNİ MUHAFAZA EDEBİLMEK İÇİN AİLEYE EZİYET ETMEK DE
BİR SADAKAT GÖSTERGESİYDİ.
BUNUN İÇİN YAPMADIĞI EZİYET KALMADI.
SABAH VAKTİ AİLENİN EVİNİ BASIP HANIMLARINI EVDEN ÇIKARTMAYA
KENDİLERİ YERLEŞMEYE KADAR.
BİR KISMI GRUBUN ÇANKAYA'DAKİ EVLERİNE YERLEŞTİLER.
HER GÜN BAŞKALARINA AİT OLAN GARAJDAN LÜKS ARAÇ SEÇİP ONA BİNİYORLARDI.
ÖYLE AZITTILAR Kİ
İSTANBUL'A GİDİP BUNU BEĞENMEDİM DİYE ARACI ORDA BIRAKIP
UÇAK İLE DÖNENLER VARDI.
KEPAZELİK DUYULUNCA;
ARAÇLARI HARAÇ MEZAT SATARAK AYRI BİR GÖSTERİ YAPTILAR.
KIŞ GÜNÜ KAPALI OLAN ANGELS OTELDE KALABİLMEK İÇİN
DÜNYANIN EN İYİ OTELİ SEÇİLMİŞ OTELİN ODALARINA
TERMOSİFON HİDROFOR TAKTIRDILAR.
GRUBUN UÇAKLARINDA RESİM ÇEKTİRİP SAATTE KAÇ KM YAPTIĞI,
NE KADAR MAZOT HARCADIĞINI SORUYORLARDI.
20 YILDIR AİLENİN KULLANDIĞI MAKAM ODALARINA YERLEŞİP, RESİM ÇEKTİRİYOR,
DOSTLARI İLE PAYLAŞIYORLARDI.
BAŞLARI DÖNMÜŞTÜ.
YAPTIKLARINI ARTIK BİR KAMU GÖREVİ OLARAK DEĞİL.
HAK ETTİKLERİ BİR SALTANAT DÖNEMİ OLARAK GÖRMEYE BAŞLADILAR.
MASUM VE SAVUNMASIZ İNSANLARIN MALLARINI GASPETMEK, ÇALMAK
BU TOPLULUĞA HELAL GANİMET MALIYDI.
GÖZLERİ AİLENİN KALDIĞI EVLERİNDE KALMIŞTI.
KİMSE YOK İKEN GÜVENLİK PERSONELİNİ TEHDİT EDEREK EVLERE GİRİP
YATAK ODALARINA KADAR RESİMLERİNİ ÇEKTİLER.
DAHA SONRA BU RESİMLER HAVUZ MEDYASINDA YAYINLANDI.
AİLENİN EVLERİNE YERLEŞMEK İÇİN
KAPILARDA BEKLEDİLER.
HAYATINDA İYİLİKTEN BAŞKA BİRŞEY YAPMAMIŞ, GÖRMEMİŞ 70 YAŞININ ÜZERİNDE OLAN HACI ANNEMİ
DOKTORDAN EVE DÖNÜŞÜNDE KENDİ EVİNE ALDIRMADILAR.
BİR AİLEYİ BİR SABAH YILLARDIR GİTTİKLERİ İŞYERİNDEN DIŞARI ATMIŞ
VARLIKLARINI, HAYATLARINI ELLERİNDEN ALIP
KENDİLERİ YAŞAMAYA BAŞLAMIŞLARDI.
KENDİLERİ İLE BİRLİKTE AİLELERİ VE DOSTLARI DA BU SALTANATI YAŞIYORLARDI.
SALTANATLARININ DEVAMI İÇİN
HAVUZ MEDYASINA ÇIKARAK AİLE HAKKINDA YALAN SÖYLEMEK,
SADAKAT GÖSTESİ YAPMAK LAZIMDI.
YAPTILAR.
GÖREVDEN ALINAN KAYYIM TORPİLİNE KOŞUYOR
TEKRAR YERİNE DÖNMEK İÇİN DİĞER KAYYIMLARLA KAVGA EDİYORDU.
HUKUK TAMAMEN ORTADAN KALKDIĞI İÇİN
AİLE İÇİN ŞİKAYET EDECEK BİR MAKAM DA YOKTU.
POLİS TUTANAK TUTMAYA ÇEKİNİYOR
HUKUKİ ŞİKAYETLER GERİ ÇEVRİLİYORDU.
HAYATINI İNSANLARA İYİLİK YAPMAYA HAYRA ADAMIŞ
AİLEM
UZAKTAN TANIMADIĞI YABANCILARIN
KENDİ HAYATLARINI YAŞAMALARINI İZLİYORLARDI.
BU KADAR ZULÜM İLE DAHİ YETİNMEDİLER.
HAYATINDA MAHKEMEYE GİTMEMİŞ, KARINCAYI İNCİTMEYEN
TEKİN İPEK'İ
HAPSE ATTILAR.
BİR BUÇUK YILDIR SORGUSUZ SUALSİZ ORDA YAŞIYOR.
KAYYIM BÖYLE BİRŞEY;
SANKİ ÖLMÜŞSÜNÜZ, FAKAT RUHUNUZ DÜNYADA KALMIŞ.
EVİNİZDE YABANCILARIN KALDIĞINI,
İŞYERİNİZDE BAŞKALARININ OTURDUĞUNU
HAYATINIZI
TANIMADIĞINIZ BAŞKA İNSANLARIN YAŞADIĞINI İZLİYORSUNUZ
FAKAT MÜDAHELE EDEMİYORSUNUZ.
DOKUNAMIYORSUNUZ.
YAŞAMSAL İHTİYAÇLARINIZDAN BİLE MAHRUM
BIRAKILIYORSUNUZ.
YILLARCA DA BU ŞEKİLDE YAŞAMAYA DEVAM EDİYORSUNUZ.
HEM DE SUÇSUZ OLMANIZA RAĞMEN...
BİR YARGILAMA DAHİ OLMADAN
AİLENİN TÜM VARLIĞININ ELİNDEN ALINMASI, HİÇBİR SUÇ UNSURU BULUNAMAMASINA RAĞMEN YAŞATILAN SIKINTILAR İLE YETİNİLMİYORDU. İFTİRANIN DOZU ARTTIKÇA ARTTI. OTELE YERLEŞMİŞ OLAN KAYYIMIN, GİZLİ KAZI YAPARAK ALTIN ARADIĞI ORTAYA ÇIKINCA MECBUREN SAVCILIĞA BİLDİRİLDİ. ANGELS OTELDE ÖNCE 145 TON, SONRA 96 TON, EN SONUNDA 18 TON ALTIN GÖMÜLÜ OLDUĞU İFTİRASI ORTAYA ATILDI. BU İFTİRA O KADAR RAĞBET GÖRDÜ Kİ HAKKINDA VİDEOLAR ÇEKİLDİ. BÜTÜN MEDYADA GENİŞ YER BULDU SONUNDA İFTİRAYI ATAN DA İNANMIŞ OLACAK Kİ KAYYIM İLE ALTIN BULUNDUĞUNDA PAYLAŞMA PLANLARI YAPILDIĞINI OTELDE HIRSIZLIK YAPTIĞI TESPİTİ İLE TMSF TARAFINDAN HAKKINDA DAVA AÇILAN KAYYIMIN OTEL MÜDÜRÜ İTİRAF ETTİ. |
AYLAR SÜREN ARAMALAR,
SİSMİK ÇALIŞMALARI,
YAPILAN 40 METRELİK SONDAJLAR,
TKİ PERSONELİNİN GÖREVLENDİRİLMESİ
SONUCUNDA
OTELDE, YA DA BAHÇESİNDE ALTIN GÖMÜLÜ OLMADIĞI
BUNUN TAM BİR ZIR DELİ SAÇMASI, İFTİRA OLDUĞU ORTAYA ÇIKTI.
AYNI ZAMANDA
KOZA İPEK GRUBUNA VE İPEK AİLESİNE YAPILANLARIN DA
KÜÇÜK BİR ÖZETİ YAPILMIŞ OLDU.
TÜRKİYE ŞARTLARINDA BU KADAR MÜKEMMEL YAPILMIŞ BİR OTEL DE
GÖMÜLÜ ALTIN ÇIKMAMIŞ OLMASI
SUÇTUR.
DİYECEK BİR BİLİRKİŞİ DE BULUNAMAMASINA RAĞMEN
OTEL BİR SUÇ UNSURU OLARAK İKİ YILDIR KAYYIMLARA TAHSİS EDİLMİŞ DURUMDA.
MASAK İNCELEME SONUÇLARI RAPORU KAYBOLDU.
YOK.
PEKİ, İKİ YIL ÖNCE KAYYIM ATAMAK İÇİN KULLANILAN
SÖZDE BİLİRKİŞİ RAPORUNUN İNCELEME SONUÇLARI NEREDE?
YOK.
İKİ KOCA YIL GEÇMİŞ 4 KAYYIM HEYETİ DEĞİŞMİŞ.
İNCELEME SONUÇLARI NEDEN YOK?
YOK.
KÖKSÜZ MEYVESİZ KÜTÜKLER GİBİ BOMBOŞ İDDİALAR.
HAVUZ MEDYASINDA ÇIKAN ZIR DELİ SAÇMASI İFTİRALAR.
145 MİLYAR DOLAR KARA PARADAN BAŞLAYIP,
KÖY MUHTARIMIN
YOKSULA DAĞITACAĞI GIDA PAKETİ
AYNİ Mİ VERİLDİ, NAKDİ Mİ VERİLDİYE
GELDİLER.
YOK.
PEKİ, İKİ YIL ÖNCE KAYYIM ATAMAK İÇİN KULLANILAN
SÖZDE BİLİRKİŞİ RAPORUNUN İNCELEME SONUÇLARI NEREDE?
YOK.
İKİ KOCA YIL GEÇMİŞ 4 KAYYIM HEYETİ DEĞİŞMİŞ.
İNCELEME SONUÇLARI NEDEN YOK?
YOK.
KÖKSÜZ MEYVESİZ KÜTÜKLER GİBİ BOMBOŞ İDDİALAR.
HAVUZ MEDYASINDA ÇIKAN ZIR DELİ SAÇMASI İFTİRALAR.
145 MİLYAR DOLAR KARA PARADAN BAŞLAYIP,
KÖY MUHTARIMIN
YOKSULA DAĞITACAĞI GIDA PAKETİ
AYNİ Mİ VERİLDİ, NAKDİ Mİ VERİLDİYE
GELDİLER.
-----
--
Copyright © 2017